Vanda, 23 Ekim 2011de 7.2 ve 9 Kasım 2011de de 5.6 şiddetinde yaşanan iki depremde toplam 644 kişi hayatını kaybetmişti. İki depremde yıkılan binalarla ilgili açılan ceza davalarının ikincisi de sonuçlandı.
Depremde yıkılan Aslan Otelinde 11 kişinin göçük ve enkaz altında kalması nedeniyle açılan davanın 13. duruşmasında, otelin ortağı ve sorumlu işletmecileri olan 2 sanık, taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olmak suçundan 11 yıl 1 ay 10ar gün hapis cezasına çarptırıldı.
Binanın iki katı ruhsatsız
Karar duruşmasında esas hakkındaki mütalaasını veren Cumhuriyet Savcısı Bekir Duran, Karadeniz Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanan raporda, söz konusu binanın yapım yılında statik projelerinin ve hesap raporları yapılmadan gelişi güzel olarak inşa edildiği, 1975 yılı kriterlerini taşımayan malzeme ve donatılar içerdiği şeklinde bilgilere yer verildi.
Raporda ayrıca binanın ruhsatta 4 kat görülmesine rağmen, 6 kat olarak inşa edildiği, zemin raporunun bulunmadığı, tüm eksikliklere rağmen 1975 Afet Yönetmeliği hükümlerine aykırı şekilde gelişi güzel olarak inşa edildiğini vurgulayan Duran, esas hakkındaki mütalaasında şunları kaydetti:
Dosya içinde ve iddianamede ayrıntılı olarak detaylandırılan bu oluşun, öncelikle taksirli suçun varlığı açısından TCKnın 22. maddesinde tarif edildiği üzere madde unsurunun gerçekleştiği çok net anlaşılmaktadır. 23 Ekim 2011de yaşanan deprem sonrasında AFAD İl Müdürlüğü tarafından düzenlenen ön hasar tespit raporunda söz konusu otelin sağlam olduğu işaretlenmiş ise de dinlenen AFAD İl Müdürünün beyanlarından anlaşılacağı üzere, ön hasar tespit raporlarının herhangi bir teknik analiz yapılmadan gözleme dayalı olarak düzenlenen raporlar olduğunu, bu raporların binaların dayanıklılığını ya da sağlamlığını ölçmekten öte deprem sonucu meydana gelen etkileri tespit etmek amacına yönelik yapıldığını belirtmiştir.
Kesin hasar çalışmalarının bir parçası olmaması nedeniyle ön hasar tespitinde hasarsız olarak yapılan tespitin sanıkların sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı kabul edilmelidir. Kentte, depremlerin ardından artçı sarsıntıların devam ettiği sırada şansına güvenen, riski göze alan, otelde birçok insanın konaklamasına göz yuman sanıkların neticeyi öngördüğünün açık olduğunu bildiren Duran, sanıkların dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak 11 kişinin ölümüne neden oldukları gerekçesiyle eylemlerine uyan TCKnın ilgili maddelerine göre cezalandırılmalarını talep etti. Mahkeme heyeti, sanıklar Mahmut ve Ahmet Arslannın ayrıca 3 yıl boyunca otel işletmeciliği yapmalarının yasaklanmasına hükmetti.
Karar sorumluların cezalandırılması açısından önemli
Van 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararı AA muhabirine değerlendiren mağdur ailelerin avukatlarından Mustafa Aladağ, kararın depremden kaynaklı meydana gelen can kayıplarında sorumluluğu olan kişilerin cezalandırılması açısından örnek teşkil ettiğini belirtti. Bu kararla artık her önüne gelen kişi bina yapıp, bir de gerekli önlemleri almadan bunu otel olarak işletemeyecektir diyen Aladağ, kararın Yargıtay tarafından onanması durumunda sanıkların 8 yıla yakın bir süre cezaevinde kalacaklarını anlattı.
Kentte 23 Ekim 2011de meydana gelen depremin ardından, AFAD tarafından otelin sağlam olduğuna dair ön hasar tespit raporuna rağmen, mahkemenin sanıklara ceza verdiğini vurgulayan Aladağ, Mahkeme heyeti, sanıkların yeterli incelemeleri yapmadan oteli kullanıma açmaları nedeniyle ceza verdi. Bunlara rağmen olayla ilgili olan kamu görevlilerinin de halen cezalandırılmamış olmaları da ayrı sorun olarak karşımıza çıkmaktadır diye konuştu.
İlk ceza Bayram Oteli davasında verilmişti
Van depreminin ardından, ilk ceza Bayram Otelinin sahibi Tevfik Bayrama verilmişti. Vanda 9 Kasım 2011deki depremde yıkılan ve 24 kişinin hayatını kaybettiği Bayram Otelinin sahibi Bayram, Van 2. Ağır Ceza Mahkemesince, 11 yıl 1 ay 10 gün hapis ve 3 yıl boyunca otel işletmeciliğinden men cezası almıştı.
AA
