Özgecan Aslanın ailesine destek için Tarsus Adliyesine giden KADEM üyeleri, kendini sivil toplum örgütü olarak tanımlayan radikal grubun saldırısına uğradı. KADEM ekibi, AK Parti karşıtı tezahüratlar eşliğinde şiddete maruz kaldı. Buna en güzel cevapsa yine Özgecanın ailesinden geldi. Aile, sadece KADEM üyelerini evlerinde kabul etti.

Mersinin Tarsus İlçesinde üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Özgecan Aslanı vahşiçe öldürmek suçundan tutuklu bulunan Ahmet Suphi Altındöken, babası Necmittin Altındöken ile arkadaşı Fatih Gökçe, ilk kez hakim karşısına çıkarıldı. 3 sanık, sabaha karşı karanlıkta çok sıkı güvenlik önlemleri altında gizlice adliyeye getirildi. Adliye bahçesi yüzlerce avukat ve bazı STKların temsilcileri ile doldu. Bin polisin güvenliği sağlamaya çalıştığı adliyede başka dava görülmedi. Türkiyenin dikkatle takip ettiği duruşma 1inci Ağır Ceza Mahkemesinde saat 09.20de başladı.

Minibüs şoförü Suphi Altındöken savunmasını tamamladıktan sonra mahkeme öğle arası verdi. Ancak duruşmaya, Aslan Ailesini temsilen katılan Özgecanın amcası Yaşasın Aslanın sözleri damgasını vurdu.

Cehennemi yaşıyoruz

Acılı amca, “122 gündür cehennem hayatı yaşıyoruz. Ateş düştüğü yeri yakar. Biz ateşin içindeyiz. Özgecan, ailesi ve kendi adıma öyle bir karar istiyorum ki dünyaya ve ülkemize örnek olsun. Bu tür olayların çocuklarımızın başına gelme ihtimali bertaraf olsun. Canilerin ruhundaki sapıklıklar ortaya çıkmasın. Bu değerli millet için istiyorum ki herkes mutlu yaşasın” dedi. Sözlerine “Tarsus bölgesindeki faili meçhullerin bunlardan kaynaklandığını düşünüyorum” diyerek devam eden emekli astsubay Yaşasın Aslan, “Çok tecrübeli, pişkin, profesyonel anlatıyorlar ki. Bunların başka faili meçhulleri vardır. Araştırılsın. En ağır şekilde bu canilerin safsatalarına inanmadan en ağır cezayı vermenizi istiyorum” diye konuştu. Mahkeme başkanının ‘müdahil olmak istiyormusunuz sorusuna ise amca Aslan ‘Evet yanıtını verdi. Duruşmaya ses ve görüntülü olarak bağlanan Suphi Altındökenin eşi de “Eve geldiğinde siyah pantolon kazağını çıkarıp yıkamamı istedi. Zaten kavgacı biriydi, şüphelenmedim”diye ifade verdi.

KADEME ÇİRKİN SALDIRI

Türkiyede infial yaratan Özgecan cinayetiyle ilgili hukukçular ve sivil toplum örgütlerinin davayı yakından takip edeceklerini haftalar öncesinden açıklaması nedeniyle Tarsusa Mersinden takviye polis gönderildi. Duruşma devam ederken, adliye bahçesinde Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) ile diğer kadın dernekleri arasında tartışma çıktı. KADEMin açıklama yapmak istemesine, diğer kadın dernek ve platform üyeleri karşı çıktı. Tarsus İlçe Emniyet Müdürü Salim Çakan, megafonla taraflara seslenerek sükunete davet ederken, tarafları araya giren çevik kuvvet polisi ayırdı. KADEM Başkanı Sare Aydın Yılmaz, “Bizim alandan dışarıya çıkmamızı istediler. Ben şimdi bu meydana gelen tüm kadın derneklerine soruyorum: Bu mudur sizin kadına yönelik şiddetle mücadele anlayışınız? Bu mudur sizin demokratik hakları kullanmaya karşı göstereceğiniz demokratik tavır?” diye sordu. Özgecan Aslanın ailesini ziyaret ettikten sonra tekrar Tarsus Adliyesine gelen KADEM üyeleri adına konuşmasını tamamlayan Yılmaz, “Her şeyi bir kenara bırakarak, yaşananların Özgecan davasına gölge düşürmemesini, davanın çok daha önemli olduğunu vurgulamak istiyorum” dedi. 8AA

3 DAKİKADA ELİNİ KESTİ

Tarsus Adliyesinin 6ncı katındaki konferans salonunda yapılan duruşmada jandarmaların arasına oturtulan Suphi Altındöken savunmasında arkadaşı Fatih Gökçeyi suçladı ve ağlayarak savunma yapması dikkat çekti.

Ağlamayı geçelim

Mahkeme Başkanı Ercan Kumhak, ‘Ağlamayı geçelim, devam edelim” diyerek sanığı uyardı. Altındöken, “İlk kez burada söylüyorum. Fatih arabadan inerken kemerini sıkıp fermuarını çekti. Fatih, ‘Öldürmemiz lazım dedi. Ben de bıçağı aldım boğazına sapladım. Fatih yüzümün tırmalandığını görünce, ‘Oğlum sen kimliğini parmaklarına bırakmışsın, suç delili tırnakları. Ellerini keselim sen orada büyük delil bıraktın dedi.

Bunun üzerine ellerini bilek hizasından bıçakla kestim. Cesedi ‘yakmayalım dedim, o ısrar etti. Ben maktule cinsel saldırıda bulunmadım. Fatihin yönlendirmesiyle önce boğazını sonra bileklerini kestim” dedi. Üye hakimin bir sorusu üzerine sanık, ‘iyi dinleyin deyince devreye Mahkeme başkanı Ercan Kumhak girdi ve Altındökeni saygılı olması için uyardı. Fatih Gökçe de , Suphinin 3 dakika içinde Özgecanın ellerini kestiğini anlattı.

BABA DA OĞLU GİBİ

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde baba Necmittin Altındökenin savunması alındı. Olayla ilgili uzaktan yakından ilgisi olmadığını savunan Necmittin Altındöken de oğlu gibi ağlayarak savunmasını tamamladı. Mahkeme başkanının ‘Neden bu işe engel olmadın diye sorması üzerine, “Benim de bir kızım var. Ben kıyar mıyım?” yanıtını verdi. Cumhuriyet Savcısının ‘O kadar gezdin nasıl haberin olmadı? sorusuna ise sanık, “Suphi bir anda yıldırım gibi çarpar.  Kına gecesi bile beni bıçakladı” diye konuştu. Sanıklardan Fatih Gökçe ise ifadesinde, olay günü Suphi Altındökenin kendisini arayarak ‘Ölüm kalım meselesi, 5 TLlik benzin al gel dediğini ifade etti. Baba ve oğlunu suçlayan Fatih Gökçe, Özgecana cinsel taciz iddialarını ise reddetti. 

ACILI AİLEDEN YASA TALEBİ

Bindiği minibüste vahşice öldürüldükten 4 ay sonra katil zanlıları yargılanmaya başlanan üniversite öğrencisi Özgecan Aslanın ailesi, benzer cinayetlerin önlenmesi amacıyla ‘Özgecan Yasası çıkarılmasını talep ediyor. Davaya katılmayan acılı anne Songül Aslan, “Kızlarımız, kadınlarımız böyle olmasın. Adalet yerini bulsun istiyorum. Bir daha canlar yanmasın” dedi. Baba Mehmet Aslan da “İnsanların vicdanlarını, vicdanlarındaki o adaletin tecelli edeceğine inanıyorum. O anlamda bir mahkeme görülüyor. Benim nazarımda o mahkeme görülmüştür. Mahkeme-i kübrada görülmüştür ve cezası da kesilmiştir” ifadesini kullandı.