
Terör örgütü SDG'nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusundaki tartışmalara deÄŸinen Bakan Güler, Türkiye'nin bu konudaki kırmızı çizgilerini net bir ÅŸekilde ifade etti. Güler, "Suriyeli yöneticilerle yaptığımız görüÅŸmelerde SDG'nin entegrasyonuna yönelik tutumu görüyoruz. Bizim her türlü geliÅŸmeye karşı planlarımız hazırdır. SDG bir birlik halinde entegrasyondan bahsediyor ancak bu kabul edilemez. Mutlak surette Suriye ordusuna ferdi olarak entegre olmaları lazım. Bu konudan geri adım atmamız söz konusu deÄŸildir." ifadelerini kullandı.
ABD ile bu konudaki görüÅŸ ayrılıklarının azaldığına dikkat çeken Güler, "ABD'li dostlarımız artık gerçekleri daha iyi görüyor. GörüÅŸ ayrılığımız azalıyor. Biz ne istediÄŸimizi açıkça ifade ettik." dedi.
"KİMSEDEN İCAZET ALMAYIZ"Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığını 2016 yılından bu yana icra edilen harekatlar üzerinden hatırlatan Bakan Güler, olası bir operasyon için yeÅŸil ışık yaktı. Güler, "2016'da harekatlarımızı yaparken ABD de Rusya da oradaydı. Biz yapılması gerekeni kimseye sormadan yaptık ve bitirdik. Önümüzdeki dönemde de ihtiyaç olursa gerekeni yine kimseye sormadan yaparız." ifadelerini kullandı.
732 KİLOMETRE TÜNEL İMHA EDİLDİTerör örgütünün bölgedeki tahkimatlarına yönelik yürütülen çalışmalar hakkında sayısal veriler paylaÅŸan Bakan Güler, tünel imha faaliyetlerinin aralıksız sürdüÄŸünü belirtti. Güler, ÅŸu bilgileri verdi;
Tel Rıfat bölgesinde 302 kilometre, Menbic'te ise 430 kilometre olmak üzere toplam 732 kilometre uzunluÄŸunda tüneli imha ettik. Bu sayede bölge halkının yerleÅŸmesine ve tarım yapmasına imkan saÄŸlıyoruz. Afrin'de teröristlerin karargaha çevirdiÄŸi cami, kilise ve okulları temizledik, halkın su sorununu çözdük. Rakka ve Deyrizor'daki tünel kazma faaliyetlerini de yakından takip ediyoruz.
SURİYE ORDUSUNA "AZERBAYCAN MODELİ" DESTEKSuriye'nin terörle mücadelesine ve ordusunun modernizasyonuna destek verebileceklerini ifade eden Bakan Güler, Türkiye'nin askeri eÄŸitim tecrübesini hatırlattı.
Bakan Güler, açıklamalarına ÅŸöyle devam etti;
Daha önce ben Suriye'yi ziyaret ettim. GeçtiÄŸimiz haftalarda da Genelkurmay BaÅŸkanımız ve Kara Kuvvetleri Komutanımız da Suriye'ye gitti. GittiÄŸimiz zaman onlar daha iyiye, daha güzele nasıl gidebilir bunu görüÅŸüyoruz. Azerbaycan'a, Libya'ya ve Somali'ye eÄŸitim desteÄŸini nasıl saÄŸladıysak aynısını onlara da saÄŸlayabiliriz. EÄŸitimlerine Türkiye'de baÅŸladık ve devam ediyoruz. Suriye'nin terörle mücadelesine yardımcı olmamız gerektiÄŸini düÅŸünüyoruz ve çalışmalarımızı da bu yönde sürdürüyoruz.
TERÖRSÜZ TÜRKİYE SÜRECİ40 yıldır terörle mücadele eden ülkemiz için Terörsüz Türkiye süreci bir fırsattır. Yapılmakta olan faaliyetleri de akılcı buluyoruz ve sürecin bizim istediÄŸimiz gibi sonuçlanması için elimizden gelen gayreti gösteriyor, göstermeye de devam edeceÄŸiz.
TSK olarak biz PKK'yı tam bitirdiÄŸimiz anda terör örgütü de "Terörsüz Türkiye" sürecine uyacağını açıkladı. Yani biz baÅŸarılı operasyonların ardından terör örgütünü silah bırakma evresine getirerek hedefimize ulaÅŸtık. Biz ÅŸimdi Terörsüz Türkiye hedefine baÅŸarıyla ulaÅŸarak kardeÅŸliÄŸimizin sürekli olmasını istiyoruz. VatandaÅŸlarımızın ÅŸundan emin olması gerekir; TSK, Bakanlığımız, devletimizin ilgili birimleri bu süreçte ne olup bittiÄŸinin farkındadır. GeçmiÅŸte terörle mücadelede sarf ettiÄŸimiz dikkati aynı hassasiyetle bugün de terörsüz Türkiye sürecinde sarf ediyoruz. Süreç terör örgütünün istediÄŸi ÅŸekilde deÄŸil, devletimizin belirlediÄŸi ve istediÄŸi ÅŸekilde devam edecek.
TERÖR ÖRGÜTÜ PKK'NIN İRAN UZANTISI PJAK'IN DURUMUÖzellikle İsrail-İran savaşı esnasında İran'daki PJAK'lı teröristler, bu savaşı İran'ın kaybedeceÄŸini ve hatta İran'da yönetimin deÄŸiÅŸeceÄŸini düÅŸünüyorlardı. Bu minvalde açıklamalar yaptılar ve gerçek yüzleri bir günde ortaya çıktı. İsrail-İran arasındaki çatışma istedikleri ÅŸekilde sonuçlanmadı ve İran PJAK'a operasyon yaparak ağır zayiat verdirdi.
Terör örgütü PKK, silah bırakma açıklamasının ardından Irak'ın kuzeyinden birçok terörist ve silah-mühimmatı İran'a aktarmaya çalıştı. Biz bunları her gün İran'a bildirdik. Onlar da fırsat buldukça operasyonlar icra ediyorlar. İran da bu vesileyle terör örgütü PJAK'ın gerçek yüzünü daha iyi görmüÅŸ oldu.
GÜRCİSTAN-AZERBAYCAN SINIRINDA DÜÅžEN KARGO UÇAÄžIBir kez daha ÅŸehitlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Biz C-130'ları 1964'te kullanmaya baÅŸladık. O günden bu yana böyle bir kaza yaÅŸanmamıştı. C-130'lar bugün hala dünyada en emniyetli uçaklar olarak tam 70 ülke tarafından kullanılıyor. Bu kazadan sonra bütün C-130 uçaklarımızın tamamını kontrole aldık. Bu kontrolü tamamlamayı müteakip uçaklarımızı kullanmaya devam edeceÄŸiz.
DüÅŸen uçağımızın kara kutusu halen TUSAÅž'ta incelenmeye devam ediyor. Kaza kırım heyetimiz de çalışmalarını sürdürüyor. Daha tamamlanmadı. Uçağımızın düÅŸüÅŸ sebebi hakkında sonuç ne çıkarsa çıksın ÅŸeffaflıkla açıklayacağız.
VURULARAK DÜÅžÜRÜLEN İHA15 Aralık tarihinde F-16'larımız tarafından vurularak düÅŸürülen İHA, tespit edilmesi zor bir hava aracı. Tespit eden arkadaÅŸlara da teÅŸekkür etmek istiyorum. Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle Karadeniz'de İHA ve insansız deniz araçları (İDA) yoÄŸun olarak kullanılıyor. Bizim vurduÄŸumuz İHA da kontrolden çıkmış bir hava aracıydı.
F-16'larımız tarafından takip edilerek meskun mahallerin uzağında en uygun ve en emniyetli yerde hava-hava füzesiyle vuruldu. Füzeyle vurulduÄŸu için paramparça oldu. Enkazını arama çalışmaları devam ediyor. Enkaz bulunduÄŸunda yapılacak inceleme sonucunda kamuoyunu bilgilendireceÄŸiz.
RUSYA-UKRAYNA SAVAÅžININ KARADENİZ'DEKİ DENİZ VE HAVA SEYAHAT GÜVENLİK ETKİSİRusya-Ukrayna arasında devam eden savaÅŸta İHA ve İDA'lar karşılıklı olarak yoÄŸun ÅŸekilde kullanılıyor. Bu durum bölgede hem ticaret gemileri, hem yolcu uçakları için büyük tehlike oluÅŸturuyor. 15 Aralık'ta vurarak düÅŸürdüÄŸümüz İHA olayında da hava trafiÄŸi için de hemen tedbir aldık. O güzergâhtaki uçakları en yakın havalimanlarına yönlendirerek emniyetli ÅŸekilde inmelerini saÄŸladık. Uçaklarımızın güvenliÄŸini saÄŸladıktan sonra İHA'yı vurarak düÅŸürdük. Daha sonra sivil hava trafiÄŸinin güvenli ÅŸekilde devam etmesini saÄŸladık.
Karadeniz'de kritik su üstü ve sualtı tesislerimizi korumak için de gerekli tedbirleri alıyoruz. Sondaj gemilerimiz hayati önemi haiz. Rotasını ÅŸaşıran veya kontrolden çıkan İDA'lara karşı veya su altından gelebilecek tehditlere karşı geliÅŸtirdiÄŸimiz ve uyguladığımız tedbirlerimiz var.
EUROFİGHTER TEDARİKİBiz İngiltere ile yaptığımız anlaÅŸma ile 20 tane yeni üretim Eurofighter uçağını satın alıyoruz. Üretilecek Eurofighter uçakları 2030'da 6 tane, 2031'de 8 tane, 2032'de de 6 tane olacak ÅŸekilde envantere girecek. Ayrıca hem Katar hem de Umman ile Eurofighter uçağı tedariki görüÅŸmelerimiz olumlu ÅŸekilde devam ediyor. Katar'dan alacağımız Eurofighterlar, çok az uçuÅŸu olan hazır uçaklar. Katarlı kardeÅŸlerimiz çok büyük anlayış gösteriyorlar. Bu uçakları Katar'daki mühimmat ve malzemeleri ile birlikte alacağız.
Umman'dan alacağımız uçaklar da az uçuÅŸ yapmış uçaklar. Hangarlarda duruyorlar. Umman'dan tedarik edilecek uçakların AESA radarı, METEOR atma kabiliyeti ile güncel aviyonik sistemlerle modernize edilmesi gerekiyor. Modernizasyonun 12 uçak için 2028 yılında tamamlanmasını bekliyoruz.
Katar'da bulunan Hava Unsur Komutanlığımızdaki pilotlarımız Katarlı pilotlarla sürekli birlikte çalışmaktadır. Hem Katar'da hem de Umman'da Eurofighter pilot ve bakım personelinin eÄŸitimlerine en kısa sürede baÅŸlayacağız. Bu uçakların alımı konusundaki ikinci el tartışmalarını da doÄŸru bulmuyoruz. Avrupa'da bile birçok ülke ihtiyaç fazlası uçak teminine devam ediyor ve kullanıyor.
Biz Eurofighter uçaklarını Meteor füzeleriyle birlikte alıyoruz. Bu uçaklarda kendi milli yazılımlarımızla kendi mühimmatımızı da kullanabileceÄŸiz. Bu süreçte de Meteor füzesinden daha iyisini yaparak, isterlerse de onlara satacağız.
CAATSA, S400, F-16 VE F-35 KONULARIABD BaÅŸkanı Trump'ın CAATSA yaptırımlarının kaldırılmasını Senato'ya getirmek için giriÅŸimde bulunduÄŸunu ve ABD'li yetkililerin de bu konuda çalıştığını biliyoruz.
F-16 tedariki konusunda bir sorun görmüyoruz. Bizim tabi ki önceliÄŸimiz F-35'lerde olacak. İsrail ve Yunanistan'ın bu uçakların bize verilmemesi için lobi yaptıklarını biliyoruz. Biz de CAATSA yaptırımlarının kaldırılması için kendi çalışmalarımızı yapmaya devam ediyoruz. Bu konularda ayrı ayrı çalışma gruplarımız var. Konu çözülme aÅŸamasına geldiÄŸinde sizinle elbette paylaÅŸacağız. Türkiye ve ABD bu sorunlarını çözecektir.
GAZZE VE İSTİKRAR GÜCÜTürkiye olarak Gazze İstikrar Gücünde yer alma kararlılığımızda deÄŸiÅŸiklik yok. Gönderilecek birliÄŸimiz dâhil bütün hazırlıklarımızı yaptık. Ancak İsrail bizim istikrar gücünde yer almamızı istemiyor. GörüÅŸmelerimiz devam ediyor.
YUNANİSTAN, İSRAİL VE GKRY İŞBİRLİĞİYunanistan, İsrail ve GKRY'nin bir araya gelmesi ve anlaÅŸmalar imzalaması bizim için bir tehdit oluÅŸturamaz. Biz de birçok ülke ile anlaÅŸmalar imzalıyoruz. Ama bu anlaÅŸmaları belli bir ülkeye karşı yapmıyoruz.
Gayri Askeri statüdeki adalara da İsrail'den alacakları hava savunma sistemlerini yerleÅŸtireceklerine dair haberler gündeme geliyor. Buralar adı üzerinde Gayri Askeri Statüdeki Adalar, yani hukuken silahlandırılmaması gereken adalar. Biz bu konuda gerekli çalışmaları yapıyoruz. Öyle çok fazla heveslenmesinler.
Yunanistan Savunma Bakanı Dendias 2030 diye bir projeksiyon açıkladı. Artık kadınları da askere alalım diyorlar. Yunan Kara ve Deniz Kuvvetlerine müracaat eden neredeyse kimse yok. Yani personel temini onlar için büyük bir sorun. Daha birkaç gün önce Yunanistan'ın Havacı Astsubayları yönetimi protesto etmek için rapor alarak iÅŸe gitmediler. Öncelikle bu problemlere yoÄŸunlaÅŸmaları gerekir.
TÜRKİYE'NİN AVRUPA GÜVENLİK MİMARİSİNE KATILIM DURUMURusya-Ukrayna arasında devam eden savaÅŸ nedeniyle, bütün ülkeler savunma harcamalarını artırıyor. Avrupa da bu konuda eksikliÄŸini fark ederek Avrupa Güvenlik Mimarisi'ni oluÅŸturmaya çalışıyor. Åžuan birçok Avrupa ülkesinin mühimmat ve silah noktasında noksanlığı var. Savunma ve güvenlik için birçok silah ve teknolojiye ihtiyaçları var. Bu kapsamda birçok Avrupa ülkesi bizimle iÅŸbirliÄŸi konusunda istekli. Hal böyleyken baÅŸta Yunanistan olmak üzere kendi çıkarlarını Avrupa güvenliÄŸinin önüne koyarak Türkiye'yi bu oluÅŸumun dışında tutmaya çalışan ülkeler olduÄŸunu görüyoruz.
Türkiye'nin SAFE programına dahil edilip edilmeyeceÄŸini çok fazla dikkate almıyoruz. Çok ihtiyaç duydukları kritik bir zamanda konuÅŸma sırası bize gelecek.
ABD'NİN ULUSAL GÜVENLİK STRATEJİ BELGESİABD yakın zamanda yeni bir strateji belgesini açıkladı. Bizim 6-8 yıldır dile getirdiÄŸimiz bir konu var. ABD için artık tehdit OrtadoÄŸu'da deÄŸil. Nerede olduÄŸu belli. ABD OrtadoÄŸu'dan çekildiÄŸinde bölgede barış ve istikrarı saÄŸlayabilecek tek bölgesel gücün Türkiye olduÄŸunu Amerikalı dostlarımızın anladıklarını düÅŸünüyorum. Bu durumun ülkemizin bölgesel ve stratejik etkinliÄŸini artıracağına inanıyorum.
AİLE YILI VE ZORUNLU ASKERLİKMalumunuz olduÄŸu üzere bu yıl Sayın CumhurbaÅŸkanımız tarafından Aile Yılı olarak ilan edildi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın sorumluluÄŸunda devam eden bu konuyla ilgili Milli Savunma Bakanlığı olarak biz de neler yapabiliriz diye çalışıyoruz. Bu konuda hazırladığımız bir takım görüÅŸ ve önerileri önümüzdeki dönemde paylaÅŸacağız. ÖrneÄŸin, 3 çocuÄŸu olan bir ailenin bir çocuÄŸunun, 4 çocuÄŸu olan bir ailenin 2 çocuÄŸunun istediÄŸi yerde askerliÄŸini yapabilmesi gibi düÅŸüncelerimiz var. Biz Aile konusuna büyük önem veriyoruz, hatta en son İstanbul'da düzenlenen IDEF Fuarında da Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile birlikte stand açtık.
Milli Savunma , YaÅŸar Güler , Sdg , Harekat , Suriye