Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
Görevi başındaykan şüpheli şekilde hayatını kaybeden 8. Cumhurbaşkanı Özalın yakın çalışma arkadaşları, merhum liderin başkanlık ve Kürt sorununda çözüm istediği için öldürülmüş olabileceğini düşünüyor.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özalın ölümünün üzerinden 22 yıl geçti. Özalsız yıllarda hakkında çok şey konuşuldu. Ancak en çok konuşulan ise yaptığı reform ve düşünce hareketi oldu. Turgut Özalın ölümüyle ilgili sır perdesi hala aralanamamışken Özalın avukatlığını da yapan hukuk profesörü Hasan İşgüzardan farklı bir çıkış geldi. İşgüzar, “Özal başkanlık sistemini istiyordu. Özal belki bunları ve çözüm sürecini istediği için öldürüldü. Delil yetersizliğinden beraat kararı verilmişti. Konu yargıda. 19 yıl sonra yapılan otopside 4 zehir tespit edildi” dedi. “Özal, Türkiyenin önünü açan, özürlükleri savunan bir kişiydi. Kendisi de darbelerden gelen bir isim olduğu için başkanlık sistemini istiyordu” diyen İşgüzar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Demokrasiye, insan haklarına saygılı olunduktan sonra sistemin adının bir önemi yok. Şu an başkanlık sistemini “Sırf Tayyip bey savunduğu için” karşı çıkanların olduğuna dikkat çeken İşgüzar, “Tayyip bey bugün var, yarın emekli olur. Ama bu kalıcı bir sistem” dedi.
“Özal yapamadığı için pişmandı”
TBMM Anayasa Komisyonu üyesi ve AK Parti milletvekili Burhan Kuzu da Turgut Özalın da başkanlık sistemini savunduğunu anlattı. 24e konuşan Kuzu, Özalın cumhurbaşkanlığı döneminde kendisine danışmanlık yaptığını hatırlarak, “Özal da Cumhurbaşkanı olarak o yıllarda başkanlık sistemini savundu ama artık yolun sonu görünmüştü. Özal bana ‘İlk dönem ekonomi ile uğraştım, İkinci dönem yaparım dedim ama 1987de siyasal ve sayısal gücü bulamadım. Düzelttiğim Türkiyeyi Demirel-İnönü koalisyonu perişan etti. 1983te bu modeli getirseydim de Türkiyede ekonomi zaten batmış, biraz daha batsaydı. Gelecek hükümetler düzeltirdi. Şimdi ne oluyor? Biri yapıyor, koalisyon batırıyor. Biz yaptık, koalisyon batıracak. Şimdi değil ama yıllar sonra göreceksiniz ki bu sistem hastalıklı bir sistem” demişti.