Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber

Fatih Aktüel

Video Galeri
Foto Galeri
Web Mobil
Bu yazı 4104 kez okundu.
Yazının Tarihi :   03 Temmuz 2017 - 23:33:23

MİTOLOJİDEKİ TANRILAR HORTLADI MI?

Büyüt
Küçült
MİTOLOJİDEKİ TANRILAR HORTLADI

İsmail Kaya (Šarić)

Bilhassa Yunan Mitolojisinde 100den fazla tanrı bulunmaktadır. Bu Tanrıların bir kısmı gücü elinde bulunduran kişilerden oluşmakla beraber, bir kısmı da hayatın içinde olan, insanların müdahilinde olmayan olayların ismiyle anılan Tanrı isimlerinden oluşan tanrılardı. Bunların çoğu insan figürü ile sembollendirilmiştir. Örnek vermek gerekirse; Limos=Açlık Tanrıçası, Dike=Adalet Tanrıçası, Momos=Alay ve Hiciv Tanrıçası, Eros=Aşk Tanrısı, Afrodit= Aşk ve Güzellik Tanrıçası vs.


Bu kadar bol tanrının olduğu bir dönemde Eflatun, Aristo gibi Filozofların da ortaya çıkması ilginçtir. Eflatun; Platon (geniş göğüslü) lakabı ile anıldı ve tanındı. (d. M.Ö. 427 - ö. M.Ö. 347) çok önemli bir Antik Yunan filozofu. Sokratesin öğrencisi ve Aristotelesin hocası olmuştur. Atinada Akademinin kurucusudur. Eflatunun felsefi görüşlerinin üzerinde hala tartışılmaktadır. Aristo (Aristoteles) M.Ö 322 ile 384 seneleri aralığında Stageriada dünyaya gelmiştir, Stageria Ege denizinde yer almaktadır.


Şüphesiz pagan (çok Tanrılı) dinler ile yaşayan bir topluluğa gönderilen Tevhid elçisi peygamberlerin işi çok güçtü. Bunun izlerini bilhassa Hz. İbrahimin zamanında daha fazla hissedilmekle beraber, Hz. Musa döneminde de görülmektedir.


74. İbrahim, babası Âzere demişti ki: Sen putları tanrı mı ediniyorsun? Doğrusu ben seni ve kavmini açık bir sapıklık içinde görüyorum.


75. Böylece biz İbrahime göklerin ve yerin melekûtunu (muhteşem varlıklarını) gösteriyorduk ki, kesin inananlardan olsun.


76. Üzerine gece bastırınca, bir yıldız gördü: Rabbim budur. dedi. Yıldız batınca da: Ben batanları sevmem. dedi.


77. Ayı doğarken gördü: Rabbim budur. dedi. O da batınca: Yemin ederim ki, Rabbim bana doğru yolu göstermeseydi, elbette sapıklığa düşen topluluktan olurdum. dedi.


78. Güneşi doğarken görünce: Rabbim budur, bu hepsinden büyük. dedi. O da batınca dedi ki: Ey kavmim! Ben sizin (Allaha) ortak koştuğunuz şeylerden uzağım.


79. Ben yüzümü tamamen, gökleri ve yeri yoktan var edene çevirdim ve artık ben asla Allaha ortak koşanlardan değilim.


80. Kavmi onunla tartışmaya başladı. O da onlara dedi ki: Beni doğru yola eriştirdiği halde Allah hakkında benimle mücadele mi ediyorsunuz? Ona ortak koştuklarınızdan hiç korkmuyorum, ancak Rabbimin dilediği şey hariç. Rabbim ilmiyle her şeyi kuşatmıştır. Hiç düşünmez misiniz?


81. Hakkında hiçbir delil indirmediği halde, siz Allaha ortak koşmaktan korkmuyorsunuz da, ben sizin ortak koştuklarınızdan nasıl korkarım? Eğer bilirseniz söyleyin, bu iki topluluktan hangisi güven içinde olmaya daha layıktır?


82. İman edenler ve imanlarını zulüm ile karıştırmayanlar... İşte güven onlarındır ve doğru yolu bulanlar da onlardır. Enam suresi 74-82. Ayetler


“O (İbrâhîm), gizlice onların tanrılarına sokuldu: «Yemez misiniz?» dedi. (Cevap gelmeyince) «Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz?» dedi ve gizlice üzerlerine yürüyüp sağ eliyle onlara kuvvetli bir darbe indirdi.” (es-Sâffât, 91-93)


“Sonunda (İbrâhîm) onları paramparça etti. Yalnız en büyüğünü, belki ona mürâcaat ederler diye bıraktı. (Putları kırılmış gören halk:) «–Bunu tanrılarımıza kim yaptı? Muhakkak ki o, zâlimlerden biridir.» dediler. (Bir kısmı:) «–Bunları diline dolayan bir genç duyduk; kendisine İbrâhîm denilirmiş.» dediler. «–O hâlde Onu hemen insanların gözü önüne getirin; belki şâhidlik ederler.» dediler.


(Sonra İbrâhîmi oraya getirtip:) «–Bunu ilâhlarımıza sen mi yaptın ey İbrâhîm?» dediler. (O da:) «–Belki de bu işi şu büyükleri yapmıştır. Hadi eğer konuşuyorlarsa onlara sorun!» dedi. Bunun üzerine, kendi vicdanlarına dönüp (kendi kendilerine) «–Zâlimler, sizlersiniz sizler!»  dediler.


Sonra tekrar eski inanç ve tartışmalarına döndüler: «–Sen bunların konuşmadığını pek âlâ biliyorsun!» dediler. İbrâhîm: «–Öyleyse, Allâhı bırakıp da, size hiçbir fayda ve zarar veremeyen bir şeye hâlâ tapacak mısınız?» dedi. Size de, Allâhı bırakıp tapmakta olduğunuz şeylere de yuh olsun! Siz akıllanmaz mısınız?” (el-Enbiyâ, 58-67)


Hz. İbrahimle ilgili örnekleri çoğaltmak mümkün, ancak bu kadarını aktarmakla yetiniyoruz. Hz. Musanında kavmi de Hz. İbrahimin kavminden farkı yoktu. Onlar da pagan iken Hz. Musaya indirilene iman ettiler, ancak zaman zaman bu imanlarından döndüler.


2:51 -    Hani bir zamanlar Musaya kırk gecelik vaad verdik de sonra siz onun arkasından buzağıyı put edindiniz ve o halinizle zalimler idiniz.


2:52 -    Sonra yine de sizi affettik, artık şükretmeniz gerekiyordu.


2:53 -    Ve hani bir zamanlar Musaya o kitabı ve furkanı verdik, gerekirdi ki, doğru yolda gidesiniz.


2:54 -    Hani bir zamanlar Musa kavmine dedi ki; Ey kavmim cidden siz o buzağıyı put edinmekle kendi kendinize zulmettiniz, bari gelin Rabbinize tevbe ile dönün de nefislerinizi öldürün. Böyle yapmanız Bârî Teâlânız katında sizin için hayırlıdır, böylece tevbenizi kabul buyurdu. Gerçekten de o Tevvab ve Rahîmdir. (Bakara)


2:87 -    Celâlim hakkı için Musaya o kitabı verdik, arkasından birtakım peygamberler de gönderdik, hele Meryem oğlu İsaya apaçık mucizeler verdik, onu Rûhul-Kudüs ile de destekledik. Size nefislerinizin hoşlanmayacağı bir emirle gelen her peygambere kafa mı tutacaksınız? Kibrinize dokunduğu için onların bir kısmına yalan diyecek, bir kısmını da öldürecek misiniz?


2:88 -    (Yahudiler, peygamberimize karşı alaylı bir ifade ile): Bizim kalblerimiz kılıflıdır. dediler. Bilakis Allah, onları kâfirlikleri yüzünden lanetledi. Bundan dolayı çok az imana gelirler. (Bakara)


Hz. Muhammed döneminde de durum pek farklı değildi. Onun zamanında da Hz. İbrahimin hanif dininden olanlar, Hz. Musanın Tevhid dinini bozan Ahamların atığı bir Musevilik, Hz. İsanın Tevhid dinini bozan havarilerinin, rahip ve papazlarının artığı bir İsevilik, ve pagan anlayışta yaşayan insanlar vardı. Mekke din ticaretinin (din turizminin) yapıldığı şehirlerin en gözdesiydi. Şehrin zenginleri (kendilerini soylu adlediyorlardı) bu din ticaretinden çok iyi paralar kazanıyorlardı. Hz. Muhammed toplum arasında çok sevilen, saygı duyulan kendisine El-emin dinilen yüksek bir şahsiyetti. Müşrikler dahi (din tacirleri dahi) kendisini severdi. Ta ki Hz. Muhammede peygamberlik gelene kadar. Çünkü müşrikler artık Ona şöyle diyorlardı “senin Kuranın güzel şeyler söylüyor ancak, bizim ticaretimize karışmasın” diyorlardı. Oysa Kuran Maide suresi 3. ayetinde “…Bugün size dininizi ikmal ettim, üzerinize nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâmı beğendim…” , Hicr Suresi 9. Ayette ise; “Şüphe yok ki Kuranı biz indirdik ve şüphe yok ki onu mutlaka koruyacağız” diyordu.


Bütün bunlara rağmen dinlerin gelişim sürecine baktığımızda Ehli kitap olan ülkelerde Mitolojik Tanrıların yerini Krallar, Dükler, Kontlar, Vikontar, Baronlar, İslam ülkelerinde ise Krallar, Emirler vs., Demokrasi ile yaşayan ülkelerde ise Başkanlar, Cumhurbaşkanları, Bakanlar, Hukukçular almış gözükmektedir. Hatta şunu da söylesem abartı olmaz; nice Müslümanım diyen ailelerde bile aile içinde (Tevhid akidesini tam anlamıyla yaşayanları tenzih ederim) Tevhid akidesini hakkı ile yaşayamayanlar da dahi fark etmeden paganlığın en cüzi halini yaşamaktadırlar. Acaba Mitolojide ki Tanrılar hortladı mı? Oysa ki acziyetimizin farkına varmamız gerekmez mi? Büyüklenmek Niye?


 Allah c.c. bize Kuranda “Ve ben, cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zariyat-56) demiyor mu? Herkes kul ise birbirimize üstünlük taslamanın ne anlamı var? Zenginler soyluda, fakirler soysuz mu? Hepimiz aynı kapıdan gelip, aynı kapıdan bu dünyadan göçmüyor muyuz? Hepimiz eşit değil miyiz?


İsmail Kaya – Şaariç


03.07.2017

E-Posta ile Yolla
Sayfayı Yazdır
Sosyal Paylaşım
Google
Blogger
Tumbir
İsim Soyisim :
E-Mail :
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Uyarı
Güvenlik kodu :
İsmail Kaya - Şaariç
 
Erdinç Bey güzel yorumunuz için teşekkür ederim.
erdinç
 
Hocam çok güzel izah etmişsiniz saygılar
YAZARA AİT DİĞER YAZILAR



Foother
SOSYAL MEDYA
Facebook Twitter RSS Sitemap
"Fatih Aktüel | https://www.fatihaktuel.com/"   Tum Hakları Saklıdır. © 2023 - 2024