Sabri YALIN
Bursa İnegöl’de doğdu. Bursa Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler böl. ve Anadolu Ün. Tarih böl. mezunu. İlk, Orta ve Yüksek öğretimde Öğretmen, Milli Eğitim Şube Müdürü, Ankara BŞ Belediyesi İtfaiye Müd, Çevre Düzenleme, İşletmeler, Basın Yayın Daire Başkanı, Başbakanlık SHÇEK Gn. Müd. Yard. ve Bursa İl Müdürü, İstanbul BŞ Belediyesi İtfaiye Daire Başk. olarak görev yaptı. Bursa BŞ Belediyesi Gn. Sekr Yard. iken emekli oldu. TİB (Tüm İtf. Bir.), BFSF (Balkan İtf. Spor Fed.) ve TAYEV (Türkiye Acil Yardım & Yangın Vakfı) gibi cemiyetlerde başkanlık yaptı. Yıllarca çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdı. Halen Gazetenizde haftalık köşe
yazıları yazmaktadır.
HAYALLERİMDEKİ DEVLET
Seçimler sona erdi.
İktidar ve muhalefet durum değerlendirmesi yapıyorlar..
Ülkemizin geleceği ve milletimiz için her türlü fedakarlığa hazır olduklarını deklere ediyorlar.
Aralarında harika bir uyum sağlanmış durumda..
Partimiz değil, ülkemiz önemli diyorlar..
Ve benzeri inanılmaz güzellikleri ard arda görüyorum.
Ani bir sesle irkiliyorum..
“Dede ! korktum”.
Meğer, uyuyormuşum ve hemen uyandım..
Meğer, bu gördüklerim bir rüya imiş..
Meğer, bu güzel şeyler ancak rüyada mümkün olabilecekmiş.
Ne kadar isterdim gerçek olmasını..
İktidar ile muhalefetin birbirini yemeden dialog kurabilmelerini..
Sonra düşündüm bunları hayal bari edemez miydim?
Hayallerime kim karışabilirdi ki?
Hemen kitaplığım ve İnternet ortamında seyahate başladım.
ÜLKENİN HUZURU İÇİN OLMAZSA OLMAZLAR
Kutadgu Bilig ve benzeri eski eserleri karıştırdım..
Kuran-ı Kerim ve Hadis-i Şerifleri araştırmaya çalıştım.
Ulaştığım bilgiler bana genelde şöyle diyordu..
Bir ülkenin huzuru için sadece muhalefetin anlayışlı olması yetmez.
İktidar sahiplerinin de bazı özelliklere sahip olması, bazı özelliklerin ise yanından bile geçmemesi şarttır.
Neydi önce olumlu özellikler?
Adil ve hukuka saygılı, cesur, dürüst, faziletli, sözünün eri, cömert, yumuşak dilli, alçak gönüllü, istişare ve eleştiriye açık, hayâ sahibi, uyanık, sabırlı, merhamet ve şefkatli, temiz, takva sahibi, misafirperver, nefsine hakim, halkını koruyan, özgürlüğe saygılı vb özellikleri olmalı..
Olmaması gereken de çok önemliydi.
Dünya malına değer veren, mazlumları ezen, insanları ötekileştiren, korkak, hilekar, sabırsız, kinci, aceleci, zalim, kinci, hasis, verdiği sözleri tutmayan, yalancı, İçki ve kuma alışkanlığı olan özellikler..
KAYNAKLAR NE DİYOR
Kuran-ı Kerim devlet yönetimi konusunda bazı ilkeler öneriyor. adalet, İstişare, liyakat ve hak gibi evrensel ilkeler.. Allah adaleti, iyiliği, vermeyi emreder, her türlü kötülükten de men eder...(Nahl, 16/90)
Resulullah (A.S) buyuruyor: En faziletli cihat, zalim bir idarecinin yanında ona adaleti söylemektir.(Ebü Davud, Melahim 17; Tirmizî, Beyat 37
Adaletiyle bilinen Hz Ömerin duasına hep birlikte dikkat çekelim:
Allahım, beni doğru yoldan ayırma, hak arayan insanlara adalet tevzi ederken, bilmeden bir yanlışlık yaparsam beni affet. Üzerimde insan hakkı olarak benim canımı alma. Huzur-u adaletinde, hesap gününde beni bir mahlûk hakkı ile rezil etme. Allahım, sana sığınıyorum.
Farabinin El Medinet ül Fazıla adlı çok ünlü eserine göre ideal devlet adaletin üstünde yükselir. adalet de insanlar tarafından hep aranılır. Kutadgu Biligde devleti yönetenlere tavsiyeler çok ilginçtir;
“Ey hükümdar maiyetindekilere karşı iyi ol ve temiz kalple muamele et. harama karışma, zulüm etme, insan kanı dökme, düşmanlık besleme ve kin gütme, adaletten ayrılma, zalim olma, zulmü kötülere karşı tatbik et, Mağrur ve kibirli olma.. Sakın saray ve köşkler yaptırma, Bu haşin dünya çok hükümdarları görüp geçirdi. Senin gibi yiğit bir çok hükümdarları ihtiyarlattı, seni de uzun müddet yaşatmaz. Bunu bilesin..
DEĞERLENDİRME
Yukarıda belirtilen hususlar kesinlikle ülkemiz iktidar ve muhalefetini doğrudan ilgilendiren şeyler değildir.
Elbette ki yönetenlerimiz ve muhalefet, çok güzel özelliklere sahiptir.
Sözümüz ortayadır ve elbet bunlar yerlerini mutlaka bulacaktır.
Bir ülkede huzur isteniyorsa başta yönetenler olmak üzere herkes üstüne düşen görev ve misyonlarını yerine getirmek zorundadır..
Bunlar, dünya kuruldu kurulalı, İlahi emirler ve tecrübelerin ışığında çok açık bir şekilde ortaya çıkmışlardır..
Sadece kaynaklara biraz olsun göz gezdirmek bile yeterlidir..
Yoksa torunumu ve beni rüyadan uyandıran kötü bir dünya kaderimizdir.
Aklımızı başımıza alalım..
İyi haftalar..
