Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber
24-02-2014
Gururlanma Padişahım Senden Büyük ALLAH Var
İnsanoğlunun hep iltifat bekleyip, yanlışı duymaya tahammül edemediği bir zamandayız. Halbuki tasavvuf der ki; "ensene tokat atanla ağzına helva veren dosttur".
Dostluğu bu hal üzere anlayanların azlığı, çok da arif olmaya gerek kalmadan zamanımızın gidişatından anlaşılıyor. Halin böyle olması dalkavuk ve yalakaların, servet/makam/şöhret sahiplerinin enstantaneli çıkışlarında yanlarında olup nasıl yararlanırız diyen ’ver gazı dostluklarının(!)’ tezahürüne zemin hazırlıyor. Bununla birlikte besleyici etkisiyle yanlışı mübah saymanın -sözüm ona- desteklemenin gerçekçiliğiyle seyr-i alem yapanlara şu kıssayı nacizane armağan ediyorum ve yorumu sizlere bırakıyorum.
Osmanlı zamanında padişahlar halk içine çıktığında, eğilip bükülenler, ne yapacağını şaşıranlar, sadece onu görmeye gelenler varken... Yavuz Sultan Selim Han(olduğu rivayet edilir) ın cuma günleri gittiği cuma namazı çıkışı avlunun iki tarafına altın kesesi verilerek tutulmuş adamlardan padişahı görünce şunu söylemeleri istenir; "gururlanma padişahım, senden büyük Allah var".
Padişah niye böyle yapmış olabilir ki diye merak edenleri duyar gibiyim. Niye böyle yapmış ki diye merak edenlerle kıssada var olan iki çıkarımı olan konuyu paylaşalım:
1-) (Padişah için) Kendi kibirlerini kırmak
2-) (Halk için) Namaza padişah için değil de Allah için gelmiş olmalarını hatırlatmak
Suzan ÖZÇELİK