Sabri YALIN
Bursa İnegöl’de doğdu. Bursa Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler böl. ve Anadolu Ün. Tarih böl. mezunu. İlk, Orta ve Yüksek öğretimde Öğretmen, Milli Eğitim Şube Müdürü, Ankara BŞ Belediyesi İtfaiye Müd, Çevre Düzenleme, İşletmeler, Basın Yayın Daire Başkanı, Başbakanlık SHÇEK Gn. Müd. Yard. ve Bursa İl Müdürü, İstanbul BŞ Belediyesi İtfaiye Daire Başk. olarak görev yaptı. Bursa BŞ Belediyesi Gn. Sekr Yard. iken emekli oldu. TİB (Tüm İtf. Bir.), BFSF (Balkan İtf. Spor Fed.) ve TAYEV (Türkiye Acil Yardım & Yangın Vakfı) gibi cemiyetlerde başkanlık yaptı. Yıllarca çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdı. Halen Gazetenizde haftalık köşe
yazıları yazmaktadır.
Son günlerde futbol sahaları ve dışında meydana gelen olaylar, işin ne kadar amacından saptığını gösteriyor. Örneğin, Trabzon yakınlarında Fenerbahçe kafilesinin başına gelenler, daha önceki olayları hatırlattığı gibi, daha sonra meydana gelebilecekler için de uyarıcı bir mesajdı.
OLAY NASIL OLMUŞTU
Çok değil daha on gün önceydi. Çay kur Rizespor maçı sonrası İstanbula dönüş için Trabzon Havalimanına doğru yola çıkan Fenerbahçe kafilesi, Araklı ilçesi girişinde tam otobüsün üzerinden geçmekte iken pompalı tüfekle saldırıya uğramıştı. 0tobüs şoförünün elmacık kemiğiyle şakak kemiği arasındaki kırıklar ameliyata alınmıştı. Müdahalenin zamanında yapılması otobüsün köprüden aşağı uçarak büyük bir facia olmasını da önlemişti. Böylesine gözü kararmış kişiler bunu neden yapıyorlardı? Bunu Fenerbahçe basın sözcüsü Mahmut Uslu şöyle açıklıyordu: “Otobüse saldırıp Şoförü yaralıyorlar. Amaçları Viyadükten geçerken otobüs devrilsin de futbolcular ölsün. Bunun başka izahı var mı ?”
Futbol terörü bitmeyecek mi
Türk futbolunda bitmeyen kavgalar, futbolcu ve hatta hakem dövmeler, edep sınırını aşan küfürler, güvenlik görevlilerine saldırı, tribünlerin tahrip edilmesi olağan sayılmaya başladı.. İşin kötü tarafı olayların sıcaklığı biter bitmez kısa sürede unutuyoruz. Sonra tekrar aynı olaylar derken sürüp gidiyor. Bu şiddet olayları neden durmuyor? Olayın sosyal ve siyasal yönleri var mıdır? Bütün bunlara çözüm ve yanıtlar bulmamız gerekiyor.
NEREYE GİDİYORUZ
Türkiye de futbol son yıllarda neden geri geri gidiyor? Bunun analizlerini masaya yatırdığımızda;
Sporu bilmeyenlerin futbol konusunda söz sahibi olması mı?
TFFnin yanlış uygulamaları mı?
Hakemlerin yanlış kararları mı?
Bazı agresif futbolcuların ısrarla oyuna sokulmaları mı?
Tribünlerdeki kontrol edilmeyen fanatikler mi?
Yabancı sınırlaması mı?
Şike haberlerinin artması mı?
Bazı kulüp yöneticilerinin kavgacı tutumları mı?
Medyanın sansasyon olsun diye olayları abartması mı?
şeklinde ve benzeri sorular karşımıza çıkıyor.
Bu soruların esas alındığı bir anket yapan Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümünün verdiği sonuçlar çok şaşırtıcı gelmedi.. Bu anketlere katılan kişilerin % 80den fazlasına göre “15-25 yaş grubu gençleri stat içinde daha fanatik davranışlar gösteriyor, eğitim düzeyi arttıkça olumsuz davranışlar düşüyor, TFF, takımlara eşit mesafede durmuyor, ve hakemler bilinçli olarak maçların kaderini etkiliyorlar.. Bunları ben demiyorum, anketlere katılanların tamamına yakın çoğunluğu söylüyor.
DEĞERLENDİRME
Aslında futbol terörü yok.. Holiganlar ve illegalite amaçlara hizmet eden organize olaylar var. Futbolun etik kural dairesinde oynanması gerekiyor.
Çözüm için bizlerden çok TFFnin fikir üretmesi, kararlı ve cesur tutum içinde olması, maçlardan önce yapılan lig heyeti toplantılarında görülen muhtemel risklere göre tüm devlet görevlilerin önlemleri alırken daha duyarlı davranış içinde olmaları gerekiyor.
Ağız tadıyla maçları izlemek, futbolseverlerin hakkı değil mi?
İyi haftalar..
