Sabri YALIN
Bursa İnegöl’de doğdu. Bursa Eğitim Enstitüsü Sosyal Bilgiler böl. ve Anadolu Ün. Tarih böl. mezunu. İlk, Orta ve Yüksek öğretimde Öğretmen, Milli Eğitim Şube Müdürü, Ankara BŞ Belediyesi İtfaiye Müd, Çevre Düzenleme, İşletmeler, Basın Yayın Daire Başkanı, Başbakanlık SHÇEK Gn. Müd. Yard. ve Bursa İl Müdürü, İstanbul BŞ Belediyesi İtfaiye Daire Başk. olarak görev yaptı. Bursa BŞ Belediyesi Gn. Sekr Yard. iken emekli oldu. TİB (Tüm İtf. Bir.), BFSF (Balkan İtf. Spor Fed.) ve TAYEV (Türkiye Acil Yardım & Yangın Vakfı) gibi cemiyetlerde başkanlık yaptı. Yıllarca çeşitli gazete ve dergilerde yazılar yazdı. Halen Gazetenizde haftalık köşe
yazıları yazmaktadır.
Kim nasıl yorumlarsa yorumlasın, Cumhurbaşkanlığına giden seçim maratonunu Recep Tayyip Erdoğan göğüsleyerek 12. Cumhurbaşkanı oldu. Hatta Ahmet Davutoğlunu kendi yerine Başbakan olacak kişi olarak da ilan etti. Ama bu gelişmelere AKP dahil tüm siyasi partilerin iç yapılarından farklı tepkiler geldi. CHP içindeki tepkiler biraz daha sertti ve Genel Başkanlık yarışını da tetikledi..
ARINÇ – AKDOĞAN SALVOLARI
Başbakan Erdoğanın Köşke çıkması nedeniyle boşalacak koltuğa kimin oturacağı konusunda büyük bir yarışın yaşandığı ortaya çıktı. Erdoğanın Başbakanlık koltuğuna kimlerin oturacağına ilişkin Yeni Şafak gazetesi Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvinin köşe yazısına değinen Bülent Arınç, “Selvi dostumuza göre Başbakan adayları Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu. Bizim esamemiz bile okunmuyor. Ama Ak Partili milletvekili arkadaşlarımız çok gıybet yapıyorlar. AK Partiyi sokakta bulmadık. Parti bir karar verecekse bunu çoluk çocuk işine bırakmayız” sözlerine Akdoğan, “AK Parti yaşa, tecrübeye saygıda kusur etmemekle birlikte kimsenin iradesine ipotek koymasını veya kendilerini küçümsemesini kabul etmez, mahalle temsilcisi dahi olsa her partili, bu büyük hareketin geleceğinde söz sahibidir, AK Parti içinde kast ve ağabeylik sistemi yoktur.” şeklinde yanıt verdi.
ATEŞTEN GÖMLEĞİ GİYEN DAVUTOĞLU
Yeni ve 12. Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan ve Ak Parti mensupları, seçim zaferini kutlarken Abdullah Gül, görev bitiminde AKPye döneceğini açıklayınca, siyaset senaryolarına meraklı olanlar birden heyecanlandılar. Kendisinden sonra Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlığında aynı kişinin olması gerektiğini söyleyen Erdoğan, kesin tabloyu ortaya koymuştu. Bu hamle ile Gülün AKP Genel Başkanlığının önü kesilmiş oluyordu. Başbakan olması da Milletvekili olmadığı için mümkün değildi. Bu durumda iki seçenek de imkansız hale gelmişti. Şimdi herkes yeni Başbakanın performansını bekleyecek. Bir de parti içi hassas dengeleri koruyabilecek mi? Asıl test, Başbakan olarak partiyi seçimden başarıyla çıkarıp çıkaramayacağı konusunda olacaktır. Zaten böyle bir durum önceden hissedildilirse gene onu değiştirecek kişi Erdoğan olacaktır. Reha Muhtara göre Abdullah Gülün çevresinde onu böyle büyük bir hazırlık için destekleyen Bülent Arınç, Cemil Çiçek, Hüseyin Çelik ve Abdülkadir Aksu gibi üç dönemi sona eren, ağır toplar da var.. İşte Gül seçeneği bu nedenlerle yerini koruyacaktır.. Diğer taraftan Abdullah Gül, görev süresi bittikten sonra İstanbulda sadece müzeleri ziyaret ederken vakit geçirmeyeceğini “Partiden uzaklaşmak durumunda olduğunu, kendi tarzıyla mücadele vereceğini” ince mesajlarla vermiştir..
DEĞERLENDİRME
Bütün bu olup bitenler ne içindir? Elbette amacımız, milletimizin huzur, güvenlik ve komşularımızla barış içinde olmasıdır. Atalarımız, bize nasıl kanları ve canları ile bu güzel ülkeyi bırakmışlarsa bizler de geleceğimizin teminatı olan evlatlarımıza yaşanılabilir bir ülkeyi bırakmak zorundayız. Siyasi mücadele içinde olanlar, bu gerçekleri her zaman göz önünde bulundurmak zorundadırlar..
İyi haftalar
