Fatih haber,Haber fatih,Fatih Yaşam,Fatih aktuel ,Haber

Fatih Aktüel

Video Galeri
Foto Galeri
Web Mobil
Bu yazı 1712 kez okundu.
Yazının Tarihi :   23 Ocak 2016 - 13:34:00

BAZI İNSANLAR DUA GİBİDİR

Büyüt
Küçült
BAZI İNSANLAR DUA

Hüseyin Demir

 


 


Hüseyin Demir


Düne ve bu güne dair hayatı gözden geçirmek istiyorum. Ne bu kentin sorunlarına ne ülkemin güzelliklerine ne de coğrafyamızın hemen yanı başında yaşananlara değinmek istiyorum. Bu yazımın, hayatın daha bir içinden, yaşadığımız anlardan olmasını istiyorum… Evet, yaşanmışlıklar ve yaşanacaklar… Hayatımızın içindeki mücadeleden ve bizi bekleyen ölüm gerçeğinden bahsetmek, o hayatın penceresini aralamak istiyorum. Ve tükenmeyen duygular gibi sonsuza kadar yaşatılacak sevgilerden…


Birkaç gündür geçmişe taşındım adeta… Gözlerim şişti… Derin bir yıkılmışlık duygusu yaşıyorum. Rahmetli kızımdan sonra, ben, bu kadar ağladığımı bilmiyorum. Her bir gözyaşı damlası dua olsun istedim… Hemen solumdaki İstanbul manzarası sonsuza doğru fluya dönüşüyor, bir mechuliyet beliriyor… Bir sonsuzluğun işareti düşüyor hafızaya… Yoğun ve hummalı bir haftanın ardından, yeni bir haftanın başında olmanın buruk duygusu kaplıyor içimi… Birkaç gündür hüzün kaplı yüreğimi bir nebze ferahlatmak istiyorum. Kimi hüzünler sizi yaşamınızın ilk günlerine götürür. Ben de birkaç gündür geçmişimi daha canlı yaşıyorum… Mesleğe ilk başladığım yılları ve o yıllara tanıklık edenleri hatırlıyorum… Zor ve meşakkatli yolculuğun yolcusu oluşum, öğrencilik, askerlik ve ticaret hayatına atıldığım ve Fatih Çarşambada kitapçılığa başladığım yıllar sökün ediyor aklıma… Tek başına verdiğim mücadelede yetersiz kalmam yeni bir yardımcıya ihtiyaç duyurmuştu… Aklıma ilk düşen isim, kardeşim Halil İbrahim, nam-ı diğer Halil Hoca olmuştu. Bunları hatırladım gayr-i ihtiyari. Güler yüzü, neşesi ve heyecanı ile kısa bir süre içinde“Kitapevi”nin sevilen ve önemli elemanı oluşu geldi gözlerimim önüne…


Onun, sevgi, hoşgörü, cömertlik ve şefkat dolu yüreği ile komşu esnafa hep rehber oluşu… Düşüncesiyle, yaşam tarzıyla, çalışkanlığıyla, paylaşımcılıyla ve herkese karşı saygılı oluşu ve sevecenliğiyle örnek teşkil eden sevilen bir karakter oluşu geldi aklıma… Onun için affınıza sığınarak yine Ondan bahsedeğim…


Karındaşım, biricik kardeşim, Halilim kalp kırmamaya özen gösterirdi. O, şelale gibiydi. Coşkusu ve heyecanı hiç eksilmezdi. Kabına sığmayan bir yapısı vardı. Kitapevinde geçirdiğimiz güzel günler Onun kozmetik dünyasına atılmak istemesiyle kendi hesabıma pek istemesem de sona erdi. Fakat Onun hesabına sevinmiştim. Çünkü O büyük işlerin adamı olmaya layıktı. Derken yeni işinde de kısa sürede çalışkanlığı ve sevecenliğiyle kendisini sevdirdi. İstanbulun, kendisini İstanbullu sayan ileri gelen insanlarının tanıdığı, sevdiği, kaynaştığı, muhabbet ettiği insandı artık.


Dört veya beş sene önce bir gün kalbinin teklediğini ve Gaziosmanpaşa Hastanesinde olduğunu bildirdi. O an ben de kalbimin fazlaca atmaya başladığını hissettim: “Beni üzdün, ne yapacağız şimdi? Benimde kalbim hızlı atmaya başladı” dediğimde, “Abi kalbine mukayyet ol, ne az atsın, nede fazla, hele de hiç durmasın, çok fena oluyor” demişti. Bu sözlerinden birkaç sene sonra kalbine yenik düştü. Bir sabah kalbinin durduğunu söylediklerinde beni bir daha üzmüştü, hem de tarife gelmez bir üzüntüyle… On dakikalık mesafeye, ne kadar hızlı hareket ettiysek de yetişemedik. Fakat Ambulans yetişmişti. Bu on dakikada ambulansın yetişmesi, kalbinin yeniden çalıştırılması, tekrar durması, tekrar çalıştırılması ve bunun üç kez tekrar etmesi, beyne oksijenin gitmemesine, beyin fonksiyonlarının çalışmamasına neden olmuş ve kardeşim üçüncü gün doktorların müdahalesine cevap veremez duruma gelmiş, kırk sekiz yaşında, geride dört arslan parçası bırakarak Allahın rahmetine kavuşmuştu.


Hayatın anlamına sevgi katarak yaşamış… Ama her şeye sevgi: insana, doğaya, canlıya, cansıza, ama her şeye. Sonra en az sevgi kadar saygıda da kusur göstermeyen, bunu hayat tarzı haline getiren, hayata sevgi ve saygıyı harmanlayarak, umutla bakan, sevgiye, hayata, dostluğa, kardeşliğe sarılıp hayatı öylece yaşayan adam gibi adamdı.


İnanıyor ve biliyorum ki O Allahımıza içtenlikle inanan, samimi bir mümindi. Bazı insanlar dua gibidir, huzur verir, derler ya, işte Halil İbrahim de insana huzur verenlerdendi. Yüzünde yayılan bir mesaj vardı, o mesaj bu yüzün arkasında sağlam bir adam olduğunu hissettirirdi her zaman.


İçinde kocaman bir vicdan yaşardı, bu vicdan onun en büyük rehberiydi. Kimi zaman bir tenhada sessizce ağlar, kimseler görmesin diye... Ya bir çocuk babasız kalmıştır ya da fakirliğin bir çocuğun yüzünde izini görmüştür. Ağlamak için gerekçesi hep insani olurdu. Güler yüzlüydü. Mütebessim hali gerçekçiydi. Siyaseten ya da rol gereği gülmezdi. Onun tebessümünde sahiciliğin rengi vardı. Müslüman insanlara hep tebessümle bakar, selam verir, selam alır, hal hatır sorar böyle düşünür, böyle davranırdı.


Ciğerparemdi. Onun için yüreğim param parça, göz pınarlarım şelale misali. Acımı tarif edemiyorum. Hayatının baharında, hayallerinin yeşerdiği bir dönemde, kalbine yenik düştü Halilim. Tüm ailenin ve sevdiklerinin yüreklerine bir kor gibi düştü acısı. Ama gönüllerimizde“bir sevgi insanı” olarak hep anılacak. Allah mekânını cennet eylesin kardeşim! O sonsuz ve ebedi âlemde Cennette buluşmak üzere…


İnsan yaklaştıkça yaklaştığından ayrı;


Belli ki yakınımız yok Allahtan gayrı…


Selam ve dua ile


22-01-2016

E-Posta ile Yolla
Sayfayı Yazdır
Sosyal Paylaşım
Google
Blogger
Tumbir
İsim Soyisim :
E-Mail :
UYARI : Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. Ayrıca suç teşkil edecek hakaret içerikli yorumlar hakkında muhatapları tarafından dava açılabilmektedir.
Uyarı
Güvenlik kodu :
Bu habere ilk yorumu siz yapın.
YAZARA AİT DİĞER YAZILAR



Foother
SOSYAL MEDYA
Facebook Twitter RSS Sitemap
"Fatih Aktüel | https://www.fatihaktuel.com/"   Tum Hakları Saklıdır. © 2023 - 2024